VE Ahitofel Abşaloma dedi: Şimdi on iki bin kişi seçeyim, ve kalkayım, bu gece
Davudun ardını kovalıyayım;
2. ve o yorgun ve elleri zayıfken üzerine varırım, ve onu korkuturum; ve
yanında olan bütün kavm kaçar; ve yalnız kıralı vururum;
3. ve bütün kavmı sana geri getiririm; aradığın adamın vurulması bütün
kavmın dönmesi demektir; ve bütün kavm selâmette olur.
4. Ve bu söz Abşalomun gözünde, ve bütün İsrail ihtiyarlarının gözünde
doğru göründü.
5. Ve Abşalom dedi: Şimdi Arklı Huşayı de çağır, onun diyeceğini de
dinliyelim.
6. Ve Huşay Abşaloma geldi, ve Abşalom ona söyliyip dedi: Ahitofel böyle
söyledi; onun sözünü yapalım mı? değilse, sen söyle.
7. Ve Huşay Abşaloma dedi: Ahitofelin bu kere verdiği öğüt iyi değil.
8. Ve Huşay dedi: Biliyorsun ki, baban ve adamları kahramandırlar, ve kırda
yavrularından edilen ayı gibi canları yanmış adamlardır; ve baban cenk
adamıdır, ve kavmla bir arada gecelemez.
9. İşte, şimdi o çukurlardan birinde, yahut başka bir yerde gizlenmiştir;
ve vaki olacak ki, başlangıçta bunlardan düşenler olunca her işiten: Abşalomun
ardınca giden kavmda kırgın var, diyecek.
10. Yüreği aslan yüreği gibi olan yiğit oğlu bile tamamen eriyecektir;
çünkü bütün İsrail biliyor ki, baban kahramandır, ve onunla beraber olanlar
yiğit adamlardır.
11. Fakat ben şöyle öğüt veririm: Dandan Beer-şebaya kadar bütün İsrail,
çoklukça deniz kenarındaki kum gibi, senin yanına toplansın; ve sen kendin
cenge gidersin.
12. Ve bulunacağı yerlerden birinde onun üzerine geliriz, ve yere çiğ düşer
gibi onun üzerine düşeriz; ve kendisini ve onunla beraber olan adamlardan
birini bile bırakmayız.
13. Ve eğer bir şehre çekilmişse, o zaman bütün İsrail o şehre ipler
getirirler, ve yerinde ufak bir taş bulunmayıncıya kadar onu vadiye çekeriz.
14. Ve Abşalomla bütün İsrail adamları dediler: Arklı Huşayın öğüdü
Ahitofelin öğüdünden iyidir. Çünkü RAB Abşalomun üzerine kötülük getirsin diye
Ahitofelin iyi öğüdünü bozmağı RAB tertiplemişti.
15. Ve Huşay Tsadok ve Abiatar kâhinlere dedi: Ahitofel Abşaloma ve İsrail
ihtiyarlarına böyle öğüt verdi; ben de şöyle öğüt verdim.
16. Ve şimdi çabuk gönderin, ve Davuda bildirip diyin: Bu geceyi çölün
geçitlerinde geçirme, fakat mutlaka geç; yoksa kıral, ve kendisile beraber olan
bütün kavm yutulacaklardır.
17. Ve Yonatanla Ahimaats En-rogelde duruyorlardı; ve bir hizmetçi kız
gidip onlara bildirecek, onlar da kırala bildireceklerdi; çünkü şehre girip
görünmeleri olamazdı.
18. Fakat bir genç onları görüp Abşaloma bildirdi; ve onların ikisi çabuk
gittiler, ve Bahurimde bir adamın evine girdiler, ve onun avlusunda bir kuyusu
vardı; ve onun içine indiler.
19. Ve kadın bir örtü alıp kuyunun ağzına yaydı, ve onun üzerine bulgur
serdi, ve bir şey bilinmedi.
20. Ve Abşalomun kulları eve, kadının yanına gelip dediler: Ahimaats ve
Yonatan nerede? Ve kadın onlara: Su arkını geçtiler, dedi. Ve onlar
araştırdılar, ve bulamıyınca Yeruşalime döndüler.
21. Ve adamlar gittikten sonra vaki oldu ki, bunlar kuyudan çıktılar, ve
gidip kıral Davuda bildirdiler; ve Davuda dediler: Kalkın, ve suyu çabuk geçin;
çünkü Ahitofel size karşı böyle öğüt verdi.
22. Ve Davud, ve yanında olan bütün kavm kalktılar, ve Erdeni geçtiler;
sabah ağarıncıya kadar Erdeni geçmemiş bir adam bile kalmadı.
23. Ve Ahitofel kendi öğüdüne göre yapılmadığını görünce, eşeğine palan
vurdu, ve kalkıp şehrine, evine gitti, ve evinin işini tertipledikten sonra
kendini boğdu; ve öldü, ve babasının kabrine gömüldü.
24. Ve Davud Mahanaime geldi. Ve Abşalom, kendisi ve yanında olan bütün İsrail
adamları Erdeni geçtiler.
25. Ve Abşalom Yoabın yerine Amasayı ordunun başına koydu. Ve Amasa İsrailî
İtra isminde bir adamın oğlu idi, ve o Yoabın anası Tseruyanın kızkardeşi ve
Nahaşın kızı olan Abigalın yanına girmişti.
26. Ve İsraille Abşalom Gilead diyarında ordugâh kurdular.
27. Ve vaki oldu ki, Davud Mahanaime geldiği zaman, Ammon oğullarının Rabba
şehrinden Nahaşın oğlu Şobi, ve Lo-debardan Ammielin oğlu Makir, ve Rogelimden
Gileadlı Barzillay
28. döşekler, ve leğenler, ve çömlekler, ve Davudla yanında olan kavm yesin
diye buğday, ve arpa, ve un, ve kavrulmuş buğday, ve bakla, ve mercimek, ve
kavrulmuş nohut,
29. ve bal, ve tereyağı, ve koyunlar, ve inek peyniri getirdiler; çünkü
dediler: Kavm çölde acıkmış, yorulmuş ve susamıştır.